OPERASYONLAR
VSD KAPATILMASI
Kasık bölgesindeki toplardamarlar, bacaklarda ve kasık altı bölgedeki kirlenmiş kanı inferiyor vena kava adı verilen alt büyük toplardamar ile sağ kalbe ulaştırmaktadır. Kasık bölgesindeki atardamar ise aortaya ve oradan da sol karıncığa ulaşmamızı sağlayan ana damarlardan bir tanesidir. Anjiyografi laboratuarında, küçük bir iğne ile kasık atardamarına ve toplardamarına girilerek atardamara ve toplardamara iki adet kılıf yerleştirilir.
Sol kasık atardamarına yerleştirilen kılıftan, özel bir boru (Kateter) ve vücuda zarar vermeyen özel teller ile aortaya oradan da sol karıncığa ulaşılır. Yine özel borular ve teller eşliğinde karıncık arasındaki delikten geçilerek sol karıncıktan sağ karıncığa ulaşılır. Tel, sağ karıncıktan akciğer damarının ortasına kadar ilerletilir.

Sağ kasık toplardamarına yerleştirilen kılıftan, özel bir kement sistemi (Snare) alt ana toplardamar, sağ karıncık oradan da akciğer damarına ilerletilir. Daha önce sol kasık atardamarından gönderilerek karıncık arasındaki delikten geçirilmiş ve akciğer damarına ilerletilmiş olan tel, bu kement ile yakalanmaya çalışılır. Toplardamardan ilerletilen kement ile akciğer damarında yakalanan tel, çekilerek toplardamardaki kılıftan çıkarılır. Böylece atardamar-toplardamar ilmik halkası (Arteriyovenöz loop) oluşturulmuş olur.
Bu halka ve döngü, cihazın taşıyıcı sisteminin vücut içerisindeki döngüsünü ve sağlamlığını artırmak için mutlaka oluşturulmalıdır. Bu kapalı ameliyatın olmazsa olmaz unsurlarından birisidir. İlmik halkası (Arteriyovenöz loop) oluşturulduktan sonra, sağ kasık toplardamarından vsd kapama cihazının taşıyıcı sistemi bu halka üzerinden kaydırılarak ilerletilir. Sağ karıncığa ulaşıldıktan sonra, sistem karıncıklar arasındaki delikten geçirilerek sol karıncığa oradan da aortaya ilerletilir.Aortada sistem sabitlendikten sonra, ilmik halkasını oluşturan tel atardamar tarafından çekilerek çıkarılır. Floroskopi eşliğinde sistem aortadan çekilerek sol karıncığın apeks adı verilen bölümüne düşürülür. Floroskopi ve iki veya üç boyutlu ekokardiyografi eşliğinde, bir nevi “iki başlıklı disk” şeklinde tanımlanabilecek olan kapama cihazının sol diskinin uç kısmı sol karıncıkta açılır, sistem biraz daha geri çekilerek cihazın bel kısmı tam deliğin ortasında ve sağ diski de sağ karıncıkta açılarak delik tamamen kapatılır.Cihazın delik üzerine tam olarak oturduğu özel bir manevra ile kontrol edildikten sonra cihaz kablosundan serbestleştirilerek vücuda bırakılır. İşlem sonrasında, yaklaşık 6 ay-1 yıl içerisinde cihazın üst kısımları endotel adı verilen vücut yüzey örtüsü ile kendiliğinden kaplanır.
Göğüs kafesi yarılmadan kasıkta sadece küçük bir iğne ve kılıf yerleştirilmesi ile gerçekleştirilen bu operasyonların kozmetik üstünlüğü nettir. Ancak, her operasyonda olduğu gibi bu işlemler sırasında da kanama, hava embolisi, kalp zarı etrafında kan toplanması gibi istenmeyen olaylar çok nadir de olsa ortaya çıkabilir fakat açık cerrahiye kıyasla bu durumların ortaya çıkması son derece nadirdir.
Özellikle daha önce açık cerrahi uygulanmış bazı hasta gruplarında, ikinci kez yapılacak bir açık cerrahi sırasında, kalbe ulaşım sırasında birçok fibrotik doku ve yapışıklıklarla karşılaşılmaktadır. Aynı hastada tekrar göğüs kafesinin açılması, perikard yapışıklıkları, çevre dokuların yarattığı bağ dokusu iyileşmeleri gibi nedenler; ikinci kez cerrahi yapılmasını zorlaştırmakta, anestezi ve kardiyopleji süreleri uzamakta ve operasyon sonrası hastanede ve yoğun bakımda kalış süresi uzayarak iyileşme süresi gecikebilmektedir.
Özellikle kalp deliklerinin kapatılmasında kullanılan cihazların çoğu nitinol olarak adlandırılan hafızası olan özel metallerden üretilmiştir. Nikel alerjisi olanlar dışında cihazların herhangi bir yan etkisi bildirilmemiştir. Bu tip durumlarda da platin kaplı cihazlar kullanılabilmektedir. Bazı uygulamalar sırasında, eğer uygun ölçüm yapılmamışsa, uygun cihaz seçilmemişse cihazlar yerinden fırlayıp kalp boşlukları içerisine kaçabilir. Ancak bu tip durumlar için cihazları vücut içerisinde yakalayabilecek özel kementler üretilmiştir ve cihazlar bu kementler ile yakalanıp vücuttan çıkarılabilir.
Mitral balon valvuloplasti, aort ve pulmoner balon valvuloplasti gibi kapak darlıklarının balonla açılması işlemlerinde kullanılan balonlar, nadiren de olsa çevre dokulara ve kasık damarlarına zarar verebilir. Ancak açık cerrahiye kıyasla bu tip istenmeyen olaylar oldukça nadirdir.
Transkateter aort kapak implantasyonu için kullanılan kapaklar, kalbin ileti sistemine bası yaparak kalıcı kalp pili gereksinimine neden olabilir. Bazı hastalarda kapak takıldıktan sonra kapaklar etrafında paravalvuler kaçak ortaya çıkabilir. Bu açıdan hastaların belirli aralıklarla takip edilmeleri oldukça önemlidir.
Tüm kapalı tedavilerde çok nadir de olsa vasküler ve nörolojik olaylar ortaya çıkabilir. Ancak açık cerrahiye kıyasla bu tip olayların sıklığı çok daha azdır.