TR EN

RİSK FAKTÖRLERİ

Paylaş

Koroner arter hastalığı için temel risk faktörleri, tedavi edilemeyen veya değiştirilemeyen faktörler ve tedavi edilebilen ve bir ölçüde değiştirilebilen faktörler olarak 2 başlık altında sıralanabilir. Sıralayacak olursak;

Tedavi Edilemeyen veya Değiştirilemeyen Risk Etmenleri


Yaş: Yaşın ilerlemesiyle kalp damar hastalığı sıklığı artar; 65 yaş ve üstündekilerin % 80’i koroner kalp hastalığından kaybedilir.

Cinsiyet: Kalp krizi erkeklerde kadınlara göre daha erken yaşlarda görülür. Kalp hastalığından ölüm oranı kadınlarda menopozdan sonra artar.

Aile öyküsü: Birinci derece akrabalarında (anne, baba, kardeş) kalp damar hastalığı olanlarda hastalık daha çok görülür.

Tedavi Edilebilen veya Bir Ölçüde Değiştirilebilen Risk Etmenleri


Yüksek LDL kolesterolü: ‘Kötü kolesterol’ olarak bilinir. LDL kolesterol yüksekliği, kalp damar hastalıklarının en önemli nedenlerindendir.

Yüksek kan basıncı: Kan basıncının 140/90 mmHg değerinin üstünde olması veya yüksek kan basıncını düşürücü (antihipertansif) ilaç kullanıyor olmak. Yüksek kan basıncı kalbin çalışma yükünü artırır, böylece kalp duvarları kalınlaşır ve sertleşir. Kalp krizi, inme, böbrek ve kalp yetersizliği riski artar.

Sigara: Sigara içenler, kalp damar hastalığına, içmeyenlere göre daha çok yakalanır. Sigara kalp damar hastalığı riskini iki kat artırır. Sigara içimine düşük sosyoekonomik sınıfta daha çok rastlanır. Özellikle erken yaşta sigara içimine başlanması hastalığa yakalanmayı kolaylaştıran bir etmendir.

Düşük HDL kolesterolü: ‘İyi kolesterol’ olarak bilinir. HDL’nin 60 mg/dL’nin üstünde olması, kalp damar hastalığından korunma açısından istenilen değerdir.

Bedensel egzersiz azlığı: Düzenli hafif egzersizler kalp damar hastalığından korunmada önemli rol oynar. Elli yaşın üstünde kadın ve erkeklerde aynı ölçüde yararlı etkisi görülür. Egzersizin süresi ve sıklığı arttıkça yararı da artar.

Alkol: Aşırı alkol kullanımı kan basıncını yükseltir, kalp yetersizliği ve inme riskini artırır. Düşük miktarlarda şarap almanın kalp damar hastalıklarından korunma yönünde yararlı olduğu ileri sürülse de alkole eşlik eden sigara içimi vb. risk faktörleri kişileri ölüme sürükleyen en önemli etmenler arasında yer almaktadır.

Şeker hastalığı: Kalp damar hastalığı ve inme gelişiminde önemli risk oluşturur. Şeker hastalarının %55’inde kalp damar hastalığı görülür. Şeker hastalığı günümüzde kalp damar hastalığı eşdeğeri olarak kabul edilmektedir.Ancak unutulmamalıdır ki, kan şekeri ile barışık yaşayan kişiler toplumda risk faktörlerinin bilincinde olmayan kişilerden çok daha uzun yaşayabilmektedir.

Sol karıncık (ventrikül) büyümesi (hipertrofisi): Özellikle yüksek kan basıncının (hipertansiyon) neden olduğu bu hastalık kalp damar hastalığının bağımsız bir risk etmelidir.

Şişmanlık: Kalp damar hastalığı ve inme riskini artırır. Kan basıncını, kolesterol ve trigliseridleri yükseltir, HDL`yi azaltır.

Stres ve Depresyon: Strese karşı kişisel yanıtlar kalp damar hastalığının bir risk etmeni olabilir. Araştırmalar, kalp damar hastalığıyla stres arasındaki ilişkide yaşam biçimi, sağlık anlayışı ve sosyoekonomik durumunun etkili olduğunu göstermiştir. Ayrıca ‘A tipi kişilik’ olarak tanımlanan tutkulu, sabırsız, saldırgan, yarışmacı kişilerde de kalp damar hastalıklarına sık rastlanmaktadır.

Birkaç risk etmeninin bir arada bulunması kalp damar hastalığı riskini belirgin ölçüde artırmaktadır. Değiştirilemeyen risk etmenleri için bir önlem alınamamasından ötürü, kalp damar hastalıklarının önlenmesinde, değiştirilebilen risk etmenlerinin tanınması ve tedavi edilmesi en önemli adımlardan biridir.
Kalp damar hastalığı olan hastalar, yüksek risk altında olduklarından dolayı damar sorunlarının ilerleyebileceği konusunda da bilgilendirilmeli ve belirlenen risk etmenleri kendilerine ayrıntılı olarak anlatılmalıdır.
Kalp damar hastalığı tanısı almamış, ama birden çok risk faktörü taşıyan hastalara, ne kadar risk altında oldukları mutlaka anlatılmalı, hastalığın seyir ve tedavisine ilişkin bilgi verilmelidir.
Kalp damar hastalığı tanısı almamış, ama yakın akrabalarında kalp damar hastalığı ya da ani ölüm öyküsü olanlarda da ailesel bilgilendirme yapılmalıdır.